İnşaat sektörü çöküyor mu yoksa rayına mı giriyor?

İnşaat sektörünün diğer sektörlerle olan bağı olmaktadır

İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (IMKON) Genel Başkanı ve TOBB Türkiye İnşaat Müteahhitleri Meclisi Başkanı Tahir Tellioğlu’nun İnşaat Sektörü ile ilgili yaptığı açıklamanın kısa notları;

– İnşaat müteahhitlik hizmetleri, 250 alt sektörü taşıyan 3 milyona yakın vasıflı, vasıfsız kişiyi istihdam etmekte,

– Türkiye’de müteahhitlik sektörünün yavaş yavaş sürdürülebilir olmaktan çıktığı,

– Sektörde gerekli tedbirlerin alınmayıp, kaderine terk edilmiş olduğu,

– Başta demir ve diğer inşaat malzeme fiyatlarının yükselişi müteahhitlik sektörünü kilitlediği,

– Sektörde batan müteahhit sayısının yaklaşık sektörün % 25’i (20 bin) civarı olduğu,

– Yılın ikinci çeyreğin sonunda sektörün bir % 25’lik kısmı yani 20 bin civarında müteahhit daha maalesef batacağı,

– Her bir müteahhit battığında en az 2-3 malzeme tedarikçi ve 2-3 alt taşeron şirketi de yanında batırdığı,

– Açıklanan rakamlara göre Ocak ayı işsizlik oranı‘nın son 10 yılın en ciddi seviyeye yükseldiği,

– Zorda olan müteahhitlere TEFE – TÜFE oranında fiyat farkı verilerek işlerini bitirmesi,

– İşe başlamamış veya yeni başlamış aciliyeti olmayan işlerin 19.01.2019 tarihinde TBMM’den geçen ve hala uygulanmayan tasfiye kararnamesinin bir an önce uygulanması,

şeklinde olmaktadır. Burada dikkat edeceğimiz noktaların başında inşaat sektörünün diğer sektörlerle olan bağı olmaktadır. Diğer sektörlerle bağı bu denli fazla olan bir sektöre yapacağınız en küçük olumlu veya olumsuz bir etki domino etkisi ile daha da fazla olacaktır. Nitekim şuan bunu hepimiz hissediyoruz.

Sayın Tellioğlu’nun açıklamalarından bazılarına katılmıyorum. Şöyle ki, ülkemizde halihazırda  300 binden fazla müteahhit bulunuyor. Bu kabarık listede batan 20 bin müteahhitin çoğunun da inşaat sektörünün yükselişine kayıtsız kalmayan sektör dışı kişiler olduğunu söyleyebilirim.

Ülkemizde aslında köklü bir değişimin oluyor. Haziran ayında da hayata geçecek olan Müteahhitlik Yönetmeliği ile bir çok müteahhitin de inşaat sektöründen çekilip, asıl iş alanlarına döneceği bir gerçektir. Bu aşamada iyi planlamalar yapılması ve sektörün rayına girmesini bekliyoruz. Aksi halde güven endekslerinin eski seviyelere çıkması beklenemez.

Bu süreçte bir çok bakanlığımıza da büyük işler düşüyor. Ne yapmaları gerekiyor?

– Ülkenin konut ve işyeri stoğunun tespiti yapılmalı ve üretilecek konut ve işyeri ihtiyaçları planlanmalı,

– Sektörün ihtiyaç duyduğu mühendis ve mimar sayıları planlanmalı ve üniversitelerdeki kontenjanlar bu planlamaya göre belirlenmeli,

– Müteahhitlik yapacak kişilere, yapacakları yatırımın % 50’si oranında teminat zorunluluğu getirilmeli,

– Müteahhitlik hizmetleri için ülke genelinde geçerliliği olacak bir sözleşme (FIDIC tarzı) hazırlanmalı, sözleşmenin bir tarafı da devlet olmalı,

– İnşaat sektöründe dijitalleşmeye gidilerek, maliyetler gerçekçi hale getirilip yatırımlar daha iyi organize edilmeli ve doğru planlama yapılmalı.